Türkiye’nin çatı üzerine kurulu en büyük GES tesisini açan Reysaş GYO, bu yatırımı sayesinde yılda 1.525.000 kWh elektrik üretiyor ve yılda 830 ton karbondioksit salınımının azaltılmasını sağlıyor. 2016 yılında 5 deponun çatısına daha GES tesisi kuracaklarını söyleyen Reysaş Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Rasih Boztepe, “Tesis yatırımlarımız tamamladığı zaman yılda toplam 11 milyon kWh’in üzerinde elektrik üretimi yapmış olacak. Bu üretimin parasal karşılığı ise 1.5 milyon USD mertebelerindedir. Aynı zamanda GES tesisleri ile bu miktarda yapılan elektrik üretimi yılda 6.000 tonun üzerinde karbon salınımını azaltmak anlamına gelmektedir” diyor 2 010 yılında halka açıldığında 183.000 m2 kapalı alanı ve 170 milyon TL ödenmiş sermayesi olan Reysaş GYO, bugün itibari ile 800.000 m2 kapalı, 1.000.000 m2’nin üzerinde açık depolama kapasitesine ulaşmış, sermayesini 246 milyon TL çıkarmış bir isim. Kısa süre içerisinde 1 milyon m2 kapalı alana ulaşmayı hedefleyen Reysaş GYO, enerji alanında örnek bir projeye imza atmış ve Torbalı’daki deposuna Türkiye’nin çatı üzerine kurulu en büyük GES tesisini açmıştı. Yılda 1.525.000 kWh elektrik üreten ve 830 ton karbondioksit salınımının azaltılmasını sağlayan bu proje, markanın 2016 hedefine de ışık tutmuş. Reysaş GYO, 2016 yılında 5 deposunun çatısına 5.000 kWp’lik tesis kurmaya ve yılda toplam 11 milyon kWh’in üzerinde elektrik üretim rakamına ulaşmaya hazırlanıyor. Torbalı’da bulunan depolama alanınızdan bahsedebilir misiniz? Büyüklüğü, teknik özellikleri ve kullanım alanları hakkında bilgi verebilir misiniz? Torbalı’daki depomuz 15.000 m2 büyüklüğünde soğuk oda bölümleri de olan bir depodur. Aynı bölgede farklı ölçülerde başka depolarımız da bulunmaktadır. Bu depomuz orta ölçekli depolarımızdan olup farklı bölgelerde 45-50 bin m2 kapalı alana sahip çok daha büyük depolarımız bulunmaktadır. Torbalı’daki depomuzun basında ve haberlerde çok duyulmasının sebebi Türkiye’nin en büyük ve ilk çatı GES tesisini bu depomuz üzerinde kurmuş olmamızdan kaynaklanmaktadır. Torbalı’da bulunan depolama alanının çatısına uyguladığınız Güneş Enerjisi Santrali özelliklerinden bahsedebilir misiniz? 15.000 m2 çatı alanı üzerinde kurduğumuz toplam kurulu gücü 850 kWp olan bu GES tesisi yıllık 1.525.000 kWh elektrik üretmekte, yılda 830 ton karbondioksit salınımının azaltılmasını sağlamaktadır. Bu tesis Türkiye’de çatı üzerinde kurulu Türkiye’nin en büyük ve ilk GES tesisidir. Soğuk odaları da bulunan bu deponun çatısındaki tesis yıllık bazda baktığımızda tüm elektrik ihtiyacını karşılamakta bunun üzerine de şebekeye elektrik vererek depoya ek gelir sağlamaktadır. Tesisimizin açılışına dönemin Enerji Bakanı Sn. Taner Yıldız katılmış ve bu tür yatırımların Türkiye’nin enerji açığının azaltılmasındaki etkileri ile yinelenebilir enerji kaynağı olan güneşin elektrik üretiminde kullanılması ile karbon salınımını azaltıcı ve çevreci etkilerine dikkat çekmiş, bu tip yatırımların daha çok desteklenmesi ve yaygınlaştırılması gerektiğini vurgulamıştır Kurulan güneş enerjisi santralinin markaya sağladığı enerji tasarrufunu anlatabilir misiniz? Depo çatılarımızda kurduğumuz Torbalı’daki tesisimiz 850 kWp, Adana’da kurmuş olduğumuz şebeke bağlantısı bu ay içerisinde yapılacak tesisimiz 1.000 kWp olup, bu senenin programında olan başvurularını yaptığımız çeşitli lokasyonlardaki depolarımızda 5.000 kWp’lik 5 tesis daha kuracağız. Bu tesisler yılda toplam 11 milyon kWh’in üzerinde elektrik üretimi yapmış olacak. Bu üretimin parasal karşılığı ise 1.5 milyon USD mertebelerindedir. Aynı zamanda GES tesisleri ile bu miktarda yapılan elektrik üretimi yılda 6.000 tonun üzerinde karbon salınımını azaltmak anlamına gelmektedir. GES tesislerinde üretilen elektriğin 10 yıl boyunca devletin döviz bazında alım garantisinin olması, üretilen elektriğin tüketimden mahsup edilmesi, ileriye dönük bu depolarımızda elektrik fiyatlarının artışından etkilenmeyeceği anlamına da gelmektedir. GES tesisleri özellikle soğuk hava depoları gibi enerji tüketimi daha yüksek depolarda işletme maliyetleri açısından çok daha önemli bir faktör olmaktadır. 2016 yılında benzer bir yatırım hedefiniz olacak mı? Araştırmaları- nızdan ve elde ettiğiniz analizlerden bahsedebilir misiniz? Kısa vadede depo kapasitemizi 1 milyon m2 kapalı alana çıkaracağız. Açık alanda bu sınırı geçmiş durumdayız. Ocak ayı içerisinde Adana’daki 1000 kWp’lik GES tesisimizi devreye alacağız. 2016 yılı içerisinde çeşitli lokasyonlardaki depolarımızın çatılarında 5.000 kWp’lik beş tesis daha kuracağız. Enerji tasarrufu ve verimliliği konusunda markanızın görüşlerinizi öğrenebilir miyim? Depo çatılarında güneş enerjisi sistemlerinin kurulması konusunda akademik çalışmalar yapıyoruz. Depo yeri seçiminde solar kriterlerin karşılaştırılması ve önem derecelerinin belirlenmesi ile ilgili bilimsel makalem, Ekim 2015’de Ege Üniversitesi ve Üretim Araştırmaları Derneği’nin ortaklaşa olarak düzenlediği “Üretimde Yenilik ve Teknoloji Yönetimi” temalı 15. Uluslararası Katılımlı Üretim Araştırmaları Sempozyumu’ unda “Depo Yeri Seçiminde Solar Kriterlerin Karşılaştırılması” başlığı altında bildiri olarak yayınlanmıştır. Bu akademik çalışmanın önemli sonuçlarından bir tanesi de, 30 sene ve üzerinde kullanım ömürleri olan bu tip tesislerin ileriye dönük etraflarındaki yapılaşma sebebi ile gölgelenerek üretim verimlerinin düşme riski yatırımcılar açısından önemli bir tehdit olarak görüldüğü ortaya çıkmıştır. Almanya ve birçok Avrupa ülkelerine
“PROJELERİMİZLE 2 KERE ÖDÜL ALDIK” “Depolarımızı çatılarında yinelenebilir enerji kaynağı olan gü- neş enerjisinden elektrik üreten, geri dönüşüm sistemleri kuran, atıkların değerlendiren, daha az enerji tüketen çevreye duyarlı yeşil depolar haline çevirmeyi planlıyoruz. Karbon salınımının azaltılması ve çevre duyarlılığı konusunda, ilk adım kıt kaynakların ekonomik ve verimli kullanılmasıdır. Biz depolarımı- zın çatılarında biriken yağmur sularını yeşil alanların sulanmasında ve çevre temizliği yapılmasında kullanıyoruz. Enerji tasarrufu sağlayacak projelerin ve teknolojilerin geliştirilmesi, uygulamalarının yaygınlaştırılması, atıkların değerlendirilmesi, geri dönüşümlü malzemelerin ve yinelenebilir enerji kaynaklarının kullanımı önem verdiğimiz konulardır. Bu konularda gerçekleştirdi- ğimiz projeler ile iki kez de ödül aldık. Dünyadaki karbon salınımında lojistik ve ulaştırma sektörlerinin payı %24’ler mertebesindedir. Türkiye’de taşımacılığın %92 sinin karayolu ile yapılmaktadır. Yaptığımız bu ve benzeri uygulamalara ilave olarak, lojistik operasyonlarda katkı değeri sağlayan verimlilik artırıcı, enerji tasarrufu sağlayan, karbon salınımını azaltan, multimodel taşımacılık, taşımacılıkta demiryolu taşımacılığının payının artırılması, çekici ve kamyonlarda daha az karbon salınımı sağlayan doğal gaz ve motorinin birlikte kullanımı gibi konularında yaptığımız yatırımlar ve geliştirdiğimiz projeler ile bu konudaki hassasiyetimizi ön plana çıkarıyoruz.” geçmişte ve son günlerde yaşanan krizlerde görüldüğü gibi dışa bağımlı olduğumuz doğal gaz ile elektrik üretiminin payını azaltmamız gerektiği ortadadır. Dünyada güneşlenme potansiyeli yüksek şanslı ülkelerden biri olmamız sebebi ile bu şansımız bu tür tesisleri artırarak kullanmamız gerekmektedir. Bu konuda yatırım yapan firmaların daha fazla teşvike ve yatırım geri dönüş süreçleri çok uzun olması sebebi uzun vadeli düşük maliyetli finansman paketleri ile desteklenmelerine ihtiyaç vardır. bakıldığında bu tip yinelenebilir enerji kaynakları ile enerji üreten tesislerin çevreleri yapılaşma açısından çıkarılan imar yasaları ile ileriye dönük koruma altına alınmıştır. Benzer yasalar ülkemizde de çıkarılmalıdır. Benzeri akademik sempozyum ve forumlarda sanayide kazandığımız tecrübeleri ve uygulama bilgilerini üniversitelerin ilgili bölümlerindeki eğitim programları ile birleştirerek eğitime katkıda bulunurken, ekolojik anlamda da bu tip uygulamaların yaygınlaştırılmasını teşvik ederek çevre duyarlılığımızı ön plana çıkarmaya çalışıyoruz. Ayrıca yinelenebilir bir kaynak olan güneş enerjisi ile elektrik üretiminin karbon salınımının azaltılmasına olan katkısı herkesçe bilinmektedir. Diğer yandan elektrik tüketiminde en büyük sorun olan günün mesai saatlerinde ve yaz aylarında pik yapan çan eğrisi şeklindeki tüketim miktarını karşılamada, çan eğrisini düzleştirici etkiye sahip üretim yapan GES tesisleri bu sorunu azaltmaktadır. Markaların enerji alanına daha fazla yatırım yapmasını sağlamak için sizce neler yapılmalı? Ülkemizde elektrik enerjisinin %50’den fazlası dışa bağımlı olduğumuz doğal gaz ile üretilirken, doğal gaz tedarikinde Türkiye’nin sahip olduğu Güneş Enerjisi Santrallerini değerlendirdiğinizde kurulu güç açısından dünyadaki yeri nedir? Dünyada 40.000 MW’ın üzerinde kurulu güç ile en yüksek GES tesisi kapasitesine Almanya sahiptir. Türkiye, Almanya ile karşılaştırıldığında GES kurulu gücü olarak daha Almanya’nın %5’ine bile ulaşamamışken, Türkiye Almanya’nın iki katından fazla güneşlenme potansiyeline sahiptir. Bu konudaki durumumuz boşa akan çeşmeden su dolduramamaya benzemektedir